Edinburg Kalesi Demir Çağı'na kadar uzanan ve İskoçya'nın Edinburgh kentinin silüetine hakim olan tarih öncesi bir alanda yatıyor. Birçok insan bunun dünyadaki en perili şehir olduğuna inanıyor. Tarihine geri dönersek, Edinburgh Kalesi'nin kendi döneminde sayısız korkunç işkenceye, kanlı savaşa ve ölüme tanık olduğunu görebiliriz.
Günümüzde kale, büyük bir turizm merkezi olarak kullanılmaktadır. Ancak, ziyaretçiler ve personel genellikle kale içinde kimse olmadığında dokunulma ve çekilme hissini yaşadıklarını iddia ederler. Bazıları ayrıca kale salonunun içinde garip hayaletler gördüklerini bildiriyor.
Defalarca tanık olunan ruhlar arasında şunlar yer almaktadır: Önlüklü yaşlı bir adam, kafası kesilmiş bir davulcu çocuk ve bir zamanlar kalenin altındaki tünellerde kaybolduktan sonra gizemli bir şekilde hayatına son veren gaydacı bir çocuk.
Gölgeli figürler, tuhaf ışıklar, beyaz sisler, sıcaklıktaki ani düşüşler, bedensiz ayak sesleri, tuhaf fısıltılar, izlenme hissi veya ani bir korku, üzüntü ve umutsuzluk hissi gibi diğer açıklanamayan olaylar kale binalarında sıklıkla meydana gelir. Edinburg Kalesi'nin atmosferinin tamamen perili olduğu söylenmekte ve bu durum insanları bu muhteşem tarihi mekandan korkutmaya yöneltmektedir.
